Üretken Dil Türkçe

Üretken Dil Türkçe

# Üretken Dil Türkçe

Eklemeli bir dil olan Türkçede kelimelerin büyük bir bölümü, köklere getirilen ekler aracılığıyla türetilmiştir. Başlıca söz yapım yollarından olan bu yol, ekleme diye adlandırılır.

Sondan eklemeli bir dil olan Türkçede ekleme sırasında kelimenin kökünde genellikle bir değişiklik olmaz. Yüzyıllar önce oluşumu sırasında yaşanan ses değişiklikleri, ses olayları sonucunda yapılarında tam bir kaynaşma meydana gelen kelimeler dışında Türkçenin kök ve eklerden oluşan yapısı son derece açıktır. Dil bilgisi öğrenimi görmemiş, dil bilimci olmayan bir kişi bile bir bakışta bu yapıyı kolayca görebilir. Söz kökünden yapılan sözlük, sözlükçü, sözlükçülük gibi kelimelerin söz+lük+çü+lük gibi bir yapıdan oluştuğu açıktır.

Türkçenin bu yapısı, ana dili ediniminde söz varlığının geliştirilmesi sırasında kolaylık sağlamaktadır. Çocukların ana dili edinimi üzerine dünya çapında yürütülen bir araştırma sonucunda Türk çocuklarının ana dillerini dil bilgisi kurallarına uygun olarak iki üç yaşlarında en erken dönemde öğrendiği ortaya konulmuştur. Araştırma sonuçlarını Berlin’de yaklaşık sekiz yüz dil bilimcinin katıldığı kongrede açıklayan Prof. Dr. Klann Delius, Türkçenin kolay öğrenildiğini belirterek Türkçenin ek yapısının lego taşları gibi düzenli olduğuna dikkat çekmiştir. Örneğin Türkçede göz sözünü öğrenen çocuk, gözlük sözünü duyduğunda bunun ne anlama geldiğini hemen kavrayabilmektedir. Bu söze gelen +çü ekiyle oluşan yapı da çocuk için çözümlenebilir niteliktedir. Ancak başka dillerde bu sözlerin karşılıkları arasında böyle bir ilişki bulunmadığı için kelimeleri ayrı ayrı öğrenme zorunluluğu ortaya çıkmaktadır:

  • Türkçe      göz gözlük gözlükçü
  • İngilizce   eye glasses optician
  • Almanca     Auge Brille Optiker
  • Fransızca   œil lunettes opticien
  • İspanyolca  ojo gafas óptico

İşte bu yapı Türkçenin yeni sözleri ekler aracılığıyla türetmedeki gücünü ortaya koymaktadır. Bu özelliği sayesinde dilimizin söz varlığına yeni kelimeler, yeni terimler katılmıştır.

Söz gelimi almak fiilimize (al-) gelen türlü eklerle dilimizin söz varlığına katılmış kelimelerimizden birkaçını inceleyelim:

  • alacak ‘bir hesap gereğince alınması gereken para vb.’, alacaklı ‘alacağı olan’ sözlerinden bir iktisat terimi olarak son yıllarda yaygınlaşan İngilizce factoring  karşılığında alacaklandırma türetilmiştir.

  • ‘Sınırsız, uçsuz bucaksız’ anlamında alabildiğine, ‘önem verme’ karşılığında aldırış, ‘önem vermeyen’ için de aldırmaz kelimelerimiz var.

  • ‘İdrak, bir şeye dikkatini yönelterek bilincine varma’ anlamında algı, bundan yapılmış olan algılama, algılanma, algılatma, algılayış sözleri dilimizin söz varlığında yer alıyor.

  • ‘Satın almak isteyen’ anlamındaki alıcı kelimemiz ise ‘televizyon, telsiz, radyo vb.’ karşılığında da kullanılıyor.

  • ‘Alma; çalım, gurur; çekicilik’ anlamlarını taşıyan alım sözünden ‘çekici, cazibeli’ karşılığında alımlı yapılmış, karşıt anlamlısı olarak da alımsız sözü türetilmiştir.

  • ‘Makbuz’ karşılığında alındı, ‘bir eserden alınma bölüm, iktibas’ için alıntı, ‘iktibas etme’ yerine alıntılama, sözleri hep almak fiilinden yapılan alın- gövdesinden türetilmiştir. Bunlara bir de ‘çabuk gücenen, kırılan’ karşılığındaki alıngan sözünü ekleyelim.

  • Aynı kökten yapılma bir de alış- gövdesi var ki epey kelimemiz var bundan türetilen: ‘alışmış olan’ alışık, ‘bir şeye alışmış olan’ alışkan veya alışkın, ‘alışmışlık, yakınlık, itimat, huy’ karşılıklarında alışkanlık, kelimelerimiz gibi ‘az görülen, olağanüstü’ anlamlarındaki alışılmadık da aynı sözden yapılmıştır.

Bunlara bir de birleştirme, ikileme ve benzeri diğer söz yapım yollarıyla üretilen kelimelerimizi de eklersek yüzlerce kelimeden oluşan al- kök ailesi karşımıza çıkar: alışveriş, alavere ‘kargaşa’, alacak verecek, albeni ‘cazibe’, albenili ‘çekici, cazibeli’, albenisiz, alım satım, alışkın olmak, el alışkanlığı, aldırış etmemek, aldırmazlık içerisinde

Bu söz varlığının yalnızca bir kökten, al- kökünden, çıkmış olmasında dilimizin üretkenliğinin yanı sıra ses uyumlarını sağlamak üzere değişkeleriyle sayısı üç yüze yaklaşan eklerimizin payı büyüktür. Bütün bu özellikleriyle Türkçe üretken bir dildir…

Ana sayfaya dönmek için tıklayınız: (opens new window)

Okumaya Devam Et!