Bilim Dili Türkçe

# Bilim Dili Türkçe

Türkçenin söz varlığında ne kadar terim bulunduğunu biliyor musunuz?

Türk Dil Kurumunun ağ sayfasındaki Bilim ve Sanat Terimleri Ana Sözlüğü’nde neredeyse bütün bilim ve sanat dallarından toplam 185 bin 332 terim yer almaktadır.

Terim nedir? Önce terim nedir, bunun üzerinde duralım…

Bilim, sanat, meslek dalıyla veya bir konu ile ilgili özel ve belirli bir kavramı karşılayan kelimeler terim olarak adlandırılır.

Bir dilin bilim dili olabileceğinin en önemli göstergesi, bütün bilim dallarında terimlere sahip olmasıdır.

Bilimi oluşturan verilerin ve bilgilerin sözlü, yazılı, görsel, işitsel ve deneysel olarak işlenmesini, üretilmesini, geliştirilmesini, aktarılmasını sürekli bir biçimde sağlayan diller de bilim dili olarak adlandırılır.

Bilim eserlerinin yazılabildiği, çevrilebildiği, yeni terimlerin türetilebildiği ve her aşamada öğretimin yapılabildiği dil, bilim dilidir.

Peki Türkçe bilim tarihinin yüzyıllar öncesine dayandığını biliyor musunuz?

Türkçenin bilim dili olmasının tarihi, Uygurların X. yüzyılda çeşitli bilim dallarında yazdıkları eserlerde kendi dillerinin söz varlığından yararlanarak türettikleri terimleri kullanmalarıyla başlamaktadır. Uygurların başka dillerden yaptıkları çevirilerde yabancı kökenli terimleri, kavramları kendi dillerinden türettikleri terimlerle karşılamaları, Türk dilinin bin yıl öncesinden bilim dili niteliğini kazandığını ortaya koymaktadır.
Aradan geçen zaman içerisinde yazılan eserlerde Türkçe terimler kullanılmaya çalışılmış, bazı bilim dallarında eser verenler dilimizin kaynaklarıyla türettikleri terimlere yer vermeye özen göstermiştir. Ancak bilim terimleri alanında kurumsal çalışmalar Atatürk’ün öncülüğünde 12 Temmuz 1932 günü kurulan Türk Dil Kurumu ile başlamıştır. Türk Dil Kurumunda yürütülen bu çalışmalarla Türkçenin bilim dili olarak işlenmesine katkıda bulunulmuştur.
Bugün kullanmakta olduğumuz geometri ve matematik terimlerinden bazılarını bizzat Atatürk türetmiştir… Atatürk, yazdığı Geometri kitabında yeni türettiği ve tanımını verdiği açı, açıortay, altıgen, beşgen, çap, dar açı, dış tersaçı, dikey, düşey çizgi, eşkenar dörtgen, ikizkenar üçgen, teğet, yamuk, yüzey gibi yüz yirmi dokuz geometri terimini kullanarak Türkçe terimlerle öğretim ve bilim yapmanın örneğini de gözler önüne sermiştir.
Atatürk’ün müselles yerine üçgen, zaviyetan-ı mütekabiletan-ı dâhiletan karşılığında iç ters açılar, müselles-i mütesaviyü’l-adla için eşkenar üçgen ve benzeri terimleri türetmesiyle geometri dili açık ve anlaşılır bir nitelik kazanmıştır.
Bu ilk örnek uygulamadan sonra Türk Dil Kurumunda yürütülen terim çalışmaları sonucunda bilim, sanat, spor dallarında sayısı yüze yaklaşan terim sözlüğü yayımlanmıştır. Hazırlanan bu sözlüklerde terimler, ilgili bilim dalından bilim insanları tarafından tanımlanırken yabancı kökenli pek çok terime de Türkçe karşılık önerilmiştir.

Türkçe, terim türetmeye uygun bir dildir… Sondan eklemeli dillerden olan Türkçenin bu yapısı yeni terimlerin türetilmesinde büyük kolaylık sağlamaktadır. Birleşik sözlerle yapılan terimlerimiz de az değildir.
Yürütülen çalışmalarla bugün çeşitli bilim ve sanat dallarında Türkçenin söz varlığına katılan binlerce terim bulunmaktadır:
akım, akışkan, alyuvar, atardamar, bakışımlı, basınç, bilgisayar, bilinç, bilişim, bilirkişi, birim, bulgu, böbrek üstü bezi, çarpan, çizelge, çözelti, damıtma, değişken, denklem, dışbükey, donanım, duyu yitimi, eşitsizlik, eriyik, etken, genleşme, gerçeküstü, gerilim, kalıtımsal, kapsam, kavram, kızılötesi, nicelik, nitelik, olumlama, ölçüt, örtüşme, sayısal, sezgi, sürüngen, tıpkıbasım, tümevarım, tümdengelim, tüzel kişilik, varsayım, vurgu, yazılım, yer çekimi, yönerge, yöneylem, yumuşakça, zaman aşımı ve benzeri binlerce terim...

Seksen yıl önceki sözlüklere bakıldığında değinilen bu terimler görülmez. Bilimde, teknolojide yaşanan gelişmelerle ortaya çıkan yeni kavramlar için türetilen terimler, Türkçenin de kazancı olmuştur. Türkçenin cumhuriyet dönemindeki kazanımları olan bu örneklere eklenecek çok sayıda terim, Türkçede türetme yeteneğinin gücünü göstermektedir. Nitekim son yıllarda türetilen ve hızla kullanım alanını genişleten özçekim, yoğuşma, yönetişim gibi yüzlerce yeni terim de bunlara eklenebilir.

Başlangıçta bilim terimi olarak türetilmesine karşın mecaz kullanımlar sonucunda genel dilin söz varlığına da geçen gerilim, sanal, uydu gibi kelimeler, başarılı türetmelerin yalnızca bilim çevrelerince değil dilin bütün konuşucularınca da benimsenebildiğini göstermektedir.

Şunu açıklıkla söyleyebiliriz ki Türkçe bilim dilidir

Ana sayfaya dönmek için tıklayınız: (opens new window)

Okumaya Devam Et!